GÖL’ÜN SULARI METRELERCE ÇEKİLDİ

GÖL’ÜN SULARI METRELERCE ÇEKİLDİ

Kıyılarındaki sular onlarca metre çekilen Beyşehir Gölü’ndeki su seviyesinin tekrar eski noktalara gelebilmesi için kar yağışının devamının gelmesinin beklendiği bildirildi.
Bu yıl kış mevsiminin ortasına gelinmesine rağmen yağış olmaması nedeniyle yaşanan uzun süreli kuraklık, bilinçsiz tarımsal sulama, buharlaşma kayıpları gibi sebeplerle suları aşırı çekilen Beyşehir Gölü için son yağışlar gelecek için umutları yeşertti ancak yeterli bulunmadı. Şubat ayı devamında da kar ve yağmurların gelmesinin beklendiği belirtildi.
Beyşehir Birliği, Göl, Çevre ve Doğa Koruma Birliği Başkanı Bekir Sami Tan, Beyşehir ve göl havzasının geçtiğimiz kıştan bu yana yaklaşık 12 aydan bu yana kar yağışına hasret kaldığını belirterek, Ocak ayının son günlerinde gelen yağışın kendilerini oldukça sevindirdiğini dile getirdi.
Kar yağışının öncesinde bölgenin yağmur gördüğünü ancak karın özellikle hem ekili arazileri için yağış bekleyen çiftçiler hem de kıyılarındaki suların onlarca metre çekildiği Beyşehir Gölü’nün su seviyesinin tekrardan yükselmesi için çok önemli olduğunun altını çizen Tan, şunları söyledi:
“Arkamızda görmüş olduğunuz sazlıkların olduğu  kurak yer, göl yatağı. Buralarda kenardan itibaren en az 1 metre su olurdu. Şimdi ise kurudu. Yağmur yağarsa, kar olursa gölümüz dolar, vatandaşlarımız da rahat eder.Gölde balık da çok olur. Su hayattır ve hakikaten de çok önemlidir. Hep yok olduğunda anlıyoruz kıymetini. İnşallah Allah karı ve yağmuru, suyu daha çok versin herkes sevinsin.”
Beyşehir Gölü kıyılarında çekilen alanların son yıllarda artık küçük ve büyükbaş hayvanların beslendiği bir otlakiye haline geldiğine dikkati çeken Tan, göl sularının kıyılardan yaklaşık 150 metre geriye doğru çekildiğini aktardı.
Bu durumun gölde derinliğin de olmayacağı anlamına geldiğini anlatan Tan, Beyşehir Gölü’nün eski zamanlarda 20-25 metre olan su derinliğinin 10 metrenin de aşağısına düştüğünü söyledi.
Beyşehir ilçe halkının göl sularını içme suyu olarak kullandığını da hatırlatan ve içme suyunun kalitesinin de düşmeye başladığını anlatan Tan, Beyşehir Gölü’nün sadece Beyşehirliler için önemli olmadığını vurgulayarak, “Beyşehir Gölü’nün sulama kotunun da yükselmesi lazım. Bununla ilgili beklenti var ama bilmiyoruz ne zaman olacak bu.Mahkemenin su kotuyla ilgili vermiş olduğu minimum kot  kararı 1122.40 idi, şimdi bu kotun biraz daha yükselmesi lazım. Çünkü kot düşük olunca göl de su seviyesi düşüyor ve göl kendi kendini yenileyemiyor. Göldeki taban pisliğini dalgalar oluşturamadığı için dışarıya atamıyor, göl temizlenemiyor. Ayrıca, göle çevresindeki dağlardan arazilerden yağışla gelen ve tabanını dolduran balçığa dönüşen toprağının, dip çamurunun da temizlenmesini istiyoruz. Çünkü, gölün dibi tabanı o kadar doldu ki balçıkla otla, göle bakınca sanki yüzeyinden çok fazla su varmış gibi görünüyor. Ama gerçekte durum maalesef böyle değil. Bu dip çamuru ve toprağı temizlenirse, çok değerli olduğunu biliyoruz, ekonomiye de kazandırabiliriz.”diye konuştu.
Gölün bu durumundan balıkçılığın da olumsuz etkilendiğine dikkati çeken Tan, şöyle konuştu:
“Beklentimiz daha çok karın yağması. Bir metre, iki metre kar yağsın ki gölümüz eski seviyesine gelsin, kot yükselsin.
Geçen sene çok kar yağdı, o göldeki su seviyesini bayağı yükseltmişti. Ama, bu yıl yağmur da az yağdı, buharlaşma kaybı, tarımsal sulama, kar da olmayınca gölümüz acınacak duruma düştü. Eğer kar yağışı devam etmezse Beyşehir Gölü’nü daha kurak bir dönem bekliyor. Sadece Beyşehir halkı değil, tarımsal su bekleyen çiftçiler de perişan olacak. Şu anda balıkçılar, çiftçiler, Beyşehir halkı herkes daha çok yağış bekliyor. Beyşehir Gölü Beyşehir halkı için önemli ama Konya Ovası için de önemli, Seydişehir ve Bozkır için de, beslediği su kaynakları ve çevresi için de çok önemli. Hatta göçmen kuşlar için bile önemli. O yüzden, gölümüzü ve suyu her zamandan daha çok korumamız ve müsrif etmeden, tasarrufla, daha bir bilinçle kullanmamız lazım geliyor. Çünkü su olmadan ne insan ne de bitki yaşayabilir.”